Düşünce Dergisi > Arşiv > Sayı 14 / Piyasa |

türkiye’de ticari sinemanın dönüşümü ve türk sineması’na etkileri

“Türkiye’de film üretiminde ticari kaygıların olması elbette ki kaçınılmazdır. Fakat yalnızca hedef kitleye ucuz, seyirlik ürünler sunmak yerine kaliteden ödün vermeden üretilen bağımsız yapımların da desteklenmesi, izleyiciye sunulması ve vizyonda kendisine yer bulması, yerel sinemanın güçlenmesi açısından oldukça önemlidir.

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sinema, sanat sineması ve ticari sinema olarak ikiye ayrılmaktadır. Sanat sineması, sinema filmlerinin sanatsal bir bakış açısıyla üretilmesi; doğrudan bir kâr elde etmek yerine, daha çok yönetmenin özgün düşünce ve duygularını izleyiciye yansıtmasını ifade etmektedir. Sanat sineması ürünleri veren yönetmenler, çoğu zaman bağımsız yönetmenler olarak adlandırılmaktadır. Hatta birçoğu kendi filmlerinin yapımcılığını da üstlenmektedir. Sinemada kazanç elde etmek amacıyla çekilen filmler de ticari sinemayı oluşturmaktadır. Bu doğrultuda filmlerin konusu genellikle toplumun gelenekleri, talepleri ve ilgi alanlarına göre şekillenmektedir. Potansiyel olarak izleneceği ve gişe başarısı elde edebileceği düşünülen konu, tema ve oyuncular bu tür filmlerin olmazsa olmazıdır.

Türkiye’de sinemanın ortaya çıkışı ve gelişimi üzerine düşünüldüğünde, henüz ilk Türk filmi gösterimlerinin başlamasından itibaren filmler üzerinde gişe ve ticari başarı beklentisi olduğu görülmektedir. Örneğin 1919 yılında henüz yeni yeni Türk yönetmenlerin film çekmeye başladığı bir dönemde, tiyatro oyuncusu ve yönetmen Ahmet Fehim Efendi tarafından beyaz perdeye taşınan Binnaz adlı film, yurt dışına da satılmıştır. Film, yaklaşık 55 bin liralık gelir elde etmiş, Türk sinemasının ilk başarılı ticari/iş filmi olarak kayıtlara geçmiştir. Bu tür girişimler ve gelişmeler, 1922 yılında ilk özel yapımevi Kemal Film’in, kurulmasına neden olmuştur. Kemal Film’in piyasaya girmesiyle birlikte Türkiye’de ticari sinemanın önü iyice açılmıştır. İstanbul’da yeni sinema salonları açılır, halk daha çok sinemaya gitmeye teşvik edilir. Kemal Film’in elde ettiği başarılar, İpek Film gibi başka özel yapımevlerinin de kurulmasını sağlamıştır. Hatta bu yüzden 1922-1949 yılları Türk sinemasında “Özel Yapımevleri Dönemi” olarak adlandırılmaktadır (Türkiye’de, 2021).

 

 

Yazının devamı Düşünce Dergisi'nin "Piyasa" sayısında...