Düşünce Dergisi, Sayı 13, Sinema
Sayı 13 / Sinema
bir kültür endüstrisi aracı olarak sinema: bir sanat dalı mı mekanik bir üretim biçimi mi?
Sinema, ister sanat olsun ister mekanik bir üretim; reklamlardan seyircilere, toplumdan bireye, teknolojiden sanata, gündelik hayatın hemen her alanını kapsayan kültür endüstrisinin önemli bir aracıdır.
teknik sonuçlar estetik nedenler ses ve sinema
Sesin eklenmesi sessizliğin de kendi başına dramatik bir öge olarak ele alınabilmesini sağlamıştır… Konuşmaların ve doğal seslerin kullanımı sayesinde, sinema gerçeğe daha çok yaklaşmıştır. Çünkü bu ögeler günlük yaşayışımızın ayrılmaz birer parçasıdır.
sinemada dijital dönüşüm ve cinsel kimlik
Cinsiyet kimliklerinin, bireysel beden türlerinin fiziki gerçeklik düzeyinde eşitlenmesi, insanlık tarihinin gelişimine başlangıcından itibaren temel teşkil eden heteroseksüelliğin ve ailenin belirleyicilik rolünün göreceleşmesine ve giderek anlamını yitirmesine yol açmıştır.
belgesel film üzerine başucu notları “gerçekliğin kaydı” sinema dili ve estetiği harmanlanınca
Sinema belge film ile başlamış, belge filmler kurgu sayesinde sinema dili ve estetik ile harmanlanarak belgesel filmi oluşturmuştur. Belgesel film gerçeği sanatın estetiği ile anlatarak birçok açıdan gerçeğin etkisini de arttırmaktadır. İzleyici belgesel sinemacının anlattığı gerçeği etkilenerek izlemektedir.
nazif tunç ile röportaj
“anadolu’nun ıssızlaşan, bozkıra dönen güzel medeniyetini, kültürünü, sinemayla yeşertecek insanlara ihtiyacımız var”
modern sinemanın felsefi veçheleri
İnsanlık sinemayı keşfettikten ve sinemayı geliştirerek tüm insanların ulaşabileceği bir konuma getirdikten sonra felsefe de sinemanın sunduğu yenilikleri fark ederek sinemayı kendisine çalışma alanı olarak belirlemiştir. Modern sinema, felsefi yönden birçok düşünür tarafından farklı biçimlerde yorumlanmıştır.
sinema ve oryantalizm ilişkisi
Hem görsel hem de sözel dilin imkânlarını kullanabilen, kitle ve temsil sanatı olan sinema ise toplumları etkileme, yönlendirme, manipüle edebilme, modeller ve imajlar oluşturabilme, ideolojileri yayma ve aktarma gibi işlevleriyle oryantalizmin yeniden üretilmesinde en etkili araçlardan biri olmuştur.
dijitalleşen dünyanın dönüşen seyir pratikleri: pandemi bahane netflix şahane
Perde yerine küçük bir ekran, salon yerine ev ortamı, sosyalleşme yerine bireyselleşme artık önemli değildir. Seyirci ev ortamında yarattığı kendisine özgü yeni sinema salonlarında film izleme ihtiyaçlarını karşılar.
sinemanın ideolojik retoriği
İdeolojinin en yaygın ve en görünmez pratiklerinden birisi ‘çağırılma’dır. Bizi içinde yaşadığımız dünyadan uzaklaşmaya çağıran sinemanın sunduğu deneyim, aslında bize ait değildir.
yeşilçam'ın ikamet adresi değişti
Sadece ve sadece “reyting” odaklı çalışmalar, "Yeşilçam duygusu" dediğimiz olgunun çok uzağında faydacı bir formülasyonun sonucu olarak tüketim toplumunun malzemesi haline geldi. Bu bakımdan, televizyon ekranını Yeşilçam’ın yaşadığı yer olmasının yanında kabri olarak da niteleyebiliriz.
halit refiğ ve ulusal sinema anlayışı
Halit Refiğ, kendi milliyetine ve tarihine dayanan ulusalcı sanat ve toplum fikrini yaymada sinemayı çok önemsemektedir. Ona göre halka bu derece yayılabilen sinema, 150 yıldan beri sarsılan devlet-halk özdeşliğinin yeniden kurulmasında başlıca kurucu ögeler arasındadır.
türk sinemasında arabesk
Arabesk, tükettikçe özlem çektikleri dünyaya sahip olabileceklerine inandırılmaya çalışılan, ancak yetersiz kaldıkça bunalan, sıkılan kitlelerin kendini dışa vurmasının, dile getirmesinin bir işaretidir.
suat köçer ile röportaj
"sinema meselesi olan insanların hikayeleriyle vücut bulur"
gişeden bağımsız bir sinema olarak bağımsız türk sineması
Bağımsız sinema kavram, önceliği ticari başarı olmayan filmleri, yapım, dağıtım ve gösterim süreçlerini, hatta belki de hiç izlemeyenlerin ‘sıkıcı’ olduğunu bir yerlerden bildiği bol ödüllü az seyircili filmleri aklımıza getirmektedir.
çizgi roman kahramanlarının sinema serüveni
Sinemaya uyarlanan ve dünya pazarına sunulan çizgi romanlar sayesinde ülkeler önemli ekonomik kazanım elde etmektedirler. Ayrıca yine bu sayede hem ülke tanıtımına ve bilinirliğine katkı sağlanmakta hem de cazibe merkezi haline gelerek dikkat çeken ülkeler, şehirler milyonlarca kişi tarafından ziyaret edilmektedir.
sinemada zaman ve mekân ilişkisi buğday filmi örneği
Semih Kaplanoğlu’nun Buğday filmi tasavvufa dayanan, kıyamet sonrası (post– apokaliptik) bir atmosferi anlatan hikâyesiyle çelişkileri içinde organik olarak barındırıyor. Seçtiği konu itibariyle madde ve mana gibi iki karşıt kavram üzerinden yola çıkan film, giden-kalan, arayan-kabullenen ve iyi-kötü gibi zıtlıklardan gücünü alıyor.
kültürün aktarımında belgesel sinemanın rolü: uluğbeyler süheyl ünver belgeseli örneği
Belgesel sinema aslında çok önemli işlevlere sahip, farklı ülkelerde farklı şekillerde karşımıza çıkabiliyor mesela İran Sineması’nda devrim sonrası sansür ve baskıları aşmak için çok ciddi anlamda belgeseller çekiliyor ve bir çıkış yolu gösteriliyor. Belgesel kendi derdinizi anlatmak için bir çıkış yolu; hem iktidarın hem toplumun baskısından farklı unsurlardan size alternatif çıkış yolları da sunuyor.
ceyhan kandemir ile röportaj
"dijitalleşme ve mobilite büyük kolaylık ancak asıl sorun içerik üretimi ve yaratıcılıkta"
izleyicinin alımlaması ve kurmaca içerikler: dramalar ve kültürlerarası dialog
Tüketici davranışı, yalnızca küreselleşmenin ekonomik çerçevesini anlamaya yardımcı olacak önemli bir kavram değil aynı zamanda genel olarak kültürel küreselleşmenin anlaşılmasıyla da ilgilidir. Çok uluslu markalar homojen bir tüketim kültürü altında dünyada yaygındır. Dünya çapında tanınan kültürel ürünler yaratmak önemli bir stratejidir.
takdim yerine / yakın plan sinema
Düşünce Dergisi’nin 13. sayısında sinema kavramının doğuşundan yola çıkarak teknik özelliklerini ele alıp Türk Sineması özelinde belli başlı konulara değinip farklı sektör paydaşlarından görüşlerle saha tecrübelerini aktarmaya çalıştık.